Urban Giyim Tarzı Nedir?

(Hip Hop Tarzı, Sokak Tarzı, Grunge Tarzı)

Moda genellikle tasarımcılar tarafından belirlenip yukarıdan aşağıya yani markalardan sokaklara inmektedir. Ancak urban tarzı, sokak tarzı, hip hop tarzı, grunge giyim tarzı…vs ne söylerseniz söyleyin, işte bu tarz sokaklarda doğup yukarı doğru yükselmiş ve ters bir tepki olmuştur moda tarihinde.

Sokak modası genellikle gençlik kültürüyle ilişkilendirilir ve en çok büyük şehir merkezlerinde görülür. 

“Urban” ın sözlük anlamı kentsel demek olup “urban stili” de kentsel moda  tarzını ifade ediyor. Ayrıca hip hop modası da urban modası olarak adlandırılıyor. Bu moda tarzının başlangıç noktası ise sokaklardır. Kentsel moda yani urban stili 80’li yıllarda ve 90’lı yılların başında oldukça yükseldi.

Son zamanlarda yine yükselen “grunge akımı” markalarca da desteklenmiş, koleksiyonlarında bu giyim  tarzı için yer ayırmışlardır. Yani moda artık sokaklarda doğup marka ve tasarımcılarca benimsenecek ve tasarımlar halkın özgün seçimlerinden oluşarak tekrar halka, sokaklara inecek gibi görünüyor.

Peki moda neden kaynağını değiştirdi?

80’li yıllar öncesinde moda, markaların ve tasarımcıların belirlediği renk ve materyaller üzerinde oluşuyordu. Ancak 80’lerden sonra dünyaya gelen nesil farklıydı ve birçok kaynakta indigo çocuklar olarak bilinen bu asi nesil düzene ve otoriteye tepkilerini göstermekten korkmuyordu. Kendi kişiliklerini, tarzlarını ve düşüncelerini ortaya koymaya korkmayan, özgür ruhlu ve düzen bozan bir nesil olarak öne çıkmaya başladılar. Modanın şekil değiştirmesi de işte tam olarak bu nesil ile alakalı.

Yeni nesil, özgünlüğü, bazen şık olmayı, bazen dağınık olmayı, bazen asi, bazen yumuşak çizgileri seviyor ama en çok KENDİLERİ OLMAYI SEVİYOR! Dayatma olmaksızın özgür ve özgün olmayı seviyor. Farklı tarzları da seviyor. Bu yeni bir yaşam şekli denebilir. ZAMANın gücüyle birlikte her şey değişiyor. Nesiller, düzenler, sistemler, yaşam şekli, teknoloji, ihtiyaçlar ve bütün bunların birleşimi olan MODA da değişiyor.

Yenilik bazen ürkütücüdür ancak ZAMAN o kadar güçlüdür ve yeniliği o kadar sever ki, buna karşı durmak zordur. Özgünlüğün ve özgürlüğün kendine sağlam bir zemin oluşturduğunu hissediyorum! Ve bu zemin yeni neslin de desteğiyle sağlam kurulacak gibi görünüyor… Daha özgün ve daha özgür bir dünyaya merhaba demeye hazır olun… Süreç bu şekilde devam edecek!